ABD ile uzun süren müzakerelerin ardından Suriye’nin kuzeyi, Türkiye’nin güneyinde bir güvenli bölge ya da barış koridoru oluşturulmasında mutabakata varıldığı açıklandı. Ancak, kafalardaki sorular giderilemedi, Bunun da ötenside yeni sorular gündeme geldi. Bu da sanıyorum varılan mutabakatın detaylarının en azından şimdilik açıklanmasında bazı mahzurların varlığı olabilir. Açıklananın ötesinde açıklanmayanların peşine düşmekten çok oluşan sorulara cevap aramak istiyorum. Adı ister güvenli bölge, ister barış koridoru olsun belli ki bu bölge Türkiye ve ABD’nin kontrolünde olacak. Oluşacak bu koridor Türkiye açısından PKK/YPG’nin olmadığı, bir başka ifadeyle terör ve teröristlerden temizlenmiş bir bölge mi olacak? Bu sağlanabildiği takdirde ne olacak sorusunun cevabı da bilinmiyor. Bu güvenli bölge Türkiye’deki Suriyelilerin gidip yerleşeceği ya da yerleştirileceği bir bölge mi olacak? Öyle düşünülüyor ise oluşturulacak bu bölgeye ne kadar Suriyeli gider? Çünkü boş bir alana gönderilecek olan Suriyeliler buralarda nasıl bir hayat kuracaklar ya da kurabilecekler mi?
Pek çok soru akla geliyor ama cevabı verilmediği için soruları sıralamanın da fazla bir anlamı kalmıyor. Ancak, kesin olan iki husus var birincisi Suriye’de öncelikli olarak çatışmaların durdurulması, ikincisi ise çatışmaların son bulmasının ardından ülkemizdeki Suriyelilerin ülkelerine, geldikleri topraklara dönmelerinin sağlanmasıdır. Diyelim ki barış koridoru gerçekleşti, eğer buralara Türkiye’deki Suriyeliler yerleşmeyecekse -ki bu çok zor görünüyor- güvenli ya da çatışmasızlık koridoru oluşturulması fazla bir işe yaramayacak demektir. Yukarıda da dikkat çektiğim gibi söz konusu koridora ülkemizdeki Suriyelileri göndermek ve yerleştirmek imkânsız değilse bile zor görünüyor. Diyebiliriz ki, ülkemizdeki Suriyelileri oluşacak bu barış koridoruna yerleştirmekten Suriye’de barışın sağlanması çok daha kolay olacaktır. Çünkü ABD ve Rusya, İran ve Türkiye birlikte hareket ettikleri takdirde Esad’a da haddi bildirilebilir. Ancak, görünen o ki ABD ve Rusya Suriye’de barıştan (çatışmasızlıktan) yana değiller. Her ne kadar ABD’nin seçimlerin yaklaşması sebebiyle Suriye’den askerlerini çekmeye hazırlandığı ileri sürülüyorsa da ABD, PKK/YPG’den desteğini çekmediği sürece askerini çekse de fazla bir anlam ifade etmeyecek, değişen bir şey olmayacaktır. Çünkü PKK/YPG militanlarını kullanarak çatışmaların sürmesini sağlayacaktır.
Kaldı ki, ABD ile bir güvenli bölge oluşturulmasında anlaşmaya varılmış olsa da ABD terör örgütlerinden desteğini çekmek hususunda hiç de niyetli görünmüyor. Çünkü Siyonistlerin güdümündeki ABD yönetimi Suriye’nin karışıklık içinde olmasını istiyorlar. Hatta Irak’tan sonra Suriye’nin de bölünmesi planını uyguluyorlar. Bu konuda Haçlı-Siyonist ittifakı sürüyor. Varılan mutabakata ABD’nin uyup uymayacağı konusunda da ciddi şüpheler var. İktidar ve muhalefet kanatlarından yapılan açıklamalarda bu tereddüt ve güvensizlik dile getiriliyor. Kaldı ki, söz konusu güvenli bölge oluşturulsa bile Suriye teröristlerden ve terör örgütlerinden temizlenmiş olmayacak. Bu bölgenin dışında varlıklarını koruyacaklar. Hem de ABD’nin koruma ve desteği ile.
Bu bakımdan diyebiliriz ki, YPG’siz bir koridor oluşsa bile Türkiye’nin beklentisi gerçekleşmiş olmayacaktır. Çünkü böyle bir bölge ülkemizdeki Suriyelileri barındırmaya yetmeyecektir.