İktidar sahipleri farkında mı bilmiyorum ama toplumda bir sosyal patlama yaşanıyor. Hemen her gün medyaya yansıyan haberler insanı tedirgin ediyor, sanki bir cinnet hali yaygınlık kazanıyor. Sadece bir günlük gazetelerin başlıklarını görmek bile insanı tedirgin etmeye yetiyor. Terk edilen eşler, ihanete uğrayanlar, toplu bir şekilde intikam peşine düşmüş durumda. Hemen belirtelim, şahsen suçlu arama peşinde değilim. Orası mahkemelerin işi. Ancak işlenen cinayetler, giderek bir hazırlığın arkasından işlenmeye başladı. Görünen bu. Hâlbuki ülkemizde geçmişte de zaman zaman cinayetler işlenirdi ama genellikle anlık bir öfke patlamasının sonucu olurdu. Söz gelimi terk edilen bir eşin 3 çocuğunu asarak öldürdükten sonra intihar etmesini normal bir öfke patlaması olarak izah etmek mümkün olabilir mi? Bir başka haber ise, “Murat bebeğe nasıl kıydınız?” başlığı altında veriliyordu. Haberin özeti ise, “Tek katlı evde ölü bulunan 2 yaşındaki bebeğin vücudunda darp ve izmarit izi saptandı. Anne ve erkek iki arkadaşı gözaltında” şeklindeydi.

Hemen belirteyim ki; her iki olayı da insan izah etmekte güçlük çekiyor. Çünkü ortada vahşet, sadistlik, bunun da ötesinde nefislerinin esiri olmuş sağlıksız insanlar var.

Bir başka haber ise, “Miras kavgasında aile katliamı” başlığı altında verilmişti. Haberde, zanlının annesini, 2 ağabeyini ve yengesini öldürdüğü belirtiliyor. 4 aile üyesinin miras anlaşmazlığı sebebiyle katledildiği belirtilen haberde, ölenler de, öldüren de akraba. Böylesine yakın akrabaların bir mal taksimi anlaşmazlığı sebebiyle düşman olarak karşı karşıya gelmiş olmasını sadece bir miras kavgası nitelendirmesi ile izah etmek mümkün olabilir mi? Belli ki miras taksiminde yaşanan anlaşmazlık böyle bir katliama zemin hazırlamış. Böyle bir olayın sağlıklı bir ruh haliyle izahı mümkün olabilir mi? Çünkü görünen o ki; maddi çıkarlar her türlü akrabalık ve dostluk bağının önüne geçmiş durumda. Hatta annenin bile bir anlamı kalmamış görünüyor. Bu hale gelmiş bir toplumda huzur bulmak mümkün olabilir mi?

Yine gazetelere yansıyan haberlerden kısa alıntılar yapmak, toplumu düşünmeye teşvik etmek istiyorum. Çünkü hakikaten olayların mantıklı bir izahı yok. Bir başka haber ise, “Ağlama sesine giden polis, bebek cesedi buldu” başlığı ile gazeteye yansıyordu. Bir başka haber farklı başlıklarla şöyle yer alıyordu basında.

“86’lık cani”, “Bastonlu caniden aile katliamı” gibi nitelendirmelerle verilen haberin içeriğinde cinayetlerin sebebinin 86 yaşındaki kişinin eşiyle kavgasının olduğu belirtiliyor. Ne biçim tartışmadır ki; eşini, bir oğlunu öldürüp, ikinci oğlunu yaralıyor ve giderek karakola teslim oluyor.

Bir başka haber ise, “Annesini ve kardeşlerini 175 bin TL için öldürmüş” başlığı altında veriliyordu ama bu tür haberlerin okunup geçilmemesi, üzerinde düşünülmesi, toplumun patlama noktasına doğru ilerlediğini görmek ve gerekli tedbirleri almak gerekiyor.

Bir diğer haberde, “Alkollü taksiciden ‘makas cinayeti’” başlığı altında veriliyordu. Bir başka haber ise, “Korkunç iddia… Yangında üzerine kapıyı kapattılar” şeklinde verilmişti. Bu haber bir başka gazetede ise, “Genç kız, sığındığı evdeki yangında öldü” şeklinde veriliyordu.

Benzer bir haber, “Boşanmak üzere olduğu eşi ile kafede buluşan koca, silahla dehşet saçtı. Önce genç kadını vurarak öldüren katil, aynı tabancayla intihar etti.” Bir diğer haber ise, “Ellerini bağlayıp boğazını kesmiş… Kayınpederden geline korkunç infaz.”

Öyle görünüyor ki, hep birlikte başımızı ellerimizin arasına alıp “Nereye gidiyoruz, bize ne oldu?” sorularının cevabını araştırmak durumundayız.