Taraf olmak, taraftar olmak, karşıt olmak, düşman olmak…
Her şey zıddı ile kaimdir. Zıddı aşikâr olunca taraftarı olduğunuz tarafın farkına varır, taraftarlığında tadını alırsınız. Hangi tarafta olduğunu anlayamadığımız kurum ve kişiler vardır. Onların durduğu yeri anlamak için turnusol kâğıdı misalinde olduğu gibi bazı, bazı özel süreçlerin yaşanması gerekir.
Turnusol kâğıdı bir sıvının asidik mi yoksa alkali mi olduğunu anlamak için kullanılır. Sıvısı asitse kâğıt kırmızı renge döner, alkali ise maviye döner. Bir kişinin duruş ve istikametini anlamak için bizlerinde turnusol kâğıtlarına ihtiyacı vardır. Turnusol kâğıtlarından biri de Filistin’dir. Mesele Filistin olunca kişinin veya kurumun renginin ne olduğu hemen ortaya çıkmaktadır.
Bazı şahıslar öyle hümanist, öyle insancıldır ki; bir kedi bir yere sıkışsa, onu kurtarmak isteyen adamı tırmalasa, adamda ona içgüdüsel olarak vursa, yuh be! deyip, mazlum kedinin savunma hakkını kullandığını veya refleks yaptığını iddia edebilirler. Adamın buna hakkı olmadığını iddia ederler. Kedi veya adam haklı olması meselimiz değil, hayvan haklarını veya insan haklarını savunmak veya savunmamak da meselemiz değil… Meselemiz en ufak bir olay da ahkâm kesen ağalar paşalar, Filistin meselesinde sus pus oluyorlar. Göstermelik cevaplar, göstermelik kınamalar, göstermelik tepkiler veriyorlar.
Bugünlerde yaşadığımız olaylarda ise herkes rengini belli etmek zorunda kaldı.
Birisi çıkar, Filistinliler topraklarını sattı.
Birisi çıkar, senin neye gücün yeter, ekmeğini dahi biz veriyoruz.
Birisi çıkar, ne gerek vardı, sonucu düşünülmeden hareket edildi.
Peki bu Filistin karşıtı kişiler aslında kime KARŞI! Filistin’e mi karşı yoksa Mescid-i Aksa’ya mı? Filistin’e mi yoksa Kudüs’e mi? Müslümanının Müslümanın kardeşi olup, renk dil ırk ayırmadan kardeşim deyip, destek olunmasına mı? karşı.
Veya yazımızın başında ifade ettiğimiz gibi, karşıtlıktan anlaşıldığı üzere İsrail’in mi dostu yoksa Siyonizmin mi? Artık cevabı değerli okuyucumuzun vermesi gerekir.
Mesele nedir biliyor musunuz? Adam gibi adam olup, eğip bükmeden Hakkı hak bilip, Hakkı söylemektir.
Mekanı Cennet olsun Erbakan Hocamız bizlere Filistin davasını öğretti. Siyonizmin neler yapmak istediğini yedi düvele korkmadan, çekinmeden anlattı. Hem de öyle bugün olduğu gibi onlarca Kudüs ve Filistin ile ilgili dernek v.b. olmadığı günlerde… Filistin demenin ateşten gömlek olduğu günlerde Kudüs mitingi yaparak anlattı. Peki Erbakan Hoca neler dedi.
İsrail ancak güçten anlar, dedi.
SİYONİZM bir timsaha benzer. Bu timsahın üst çenesi Amerika, alt çenesi Avrupa, beyni İsrail, gövdesi ise işbirlikçilerdir, dedi.
Siyonizm öyle ustadır ki, "Kim ? Ben mi ? Ben hiç siyonizme hizmet eder miyim!" şarkısını söylettirerek, kendi ordusunda işbirlikçilere askeri talim yaptırır, dedi.
Nerede terör varsa orada Siyonizm vardır, dedi.
Bu sebeple taraf olmak taraftar olmak böyle bir şeydir. Biz Müslümanız tarafımız belli. Eğmeden bükmeden kardeşlerimizin yanındayız. Elimizden ne gelir bilmeyiz, ama yanlarındayız. Filistin davasının karşısı olanında karşısındayız.