AKP içinde yaşanan çalkantılar bir türlü durulmuyor.

Parti içinde, “Bu böyle gitmez” diyerek arayış içine girenlerin sayısı hızla artıyor.

Bugün Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan gibi AKP’nin önde gelen isimleri harekete geçmiş durumda.

Yarın başka isimleri bu tür arayışlar içinde görebiliriz.

Ya Davutoğlu ve Babacan’a destek verecekler ya da yeni oluşumlar için kolları sıvayacaklar.

Peki, AKP niye bu hallere düştü?

Sorunun cevabını arayış içine girenlerin yaptıkları açıklamalarda bulmak mümkün!

Arayış içine girenler, “Bir vur bin ah dinle” kıvamındalar.

Anlattıklarına bakılırsa başlarına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiş cinsten şeyler.

Ahmet Davutoğlu başbakanlığını yaptığı parti iktidarda iken televizyon kanallarının kendisine kapılarını kapattığını yana yakıla anlatıyor.

Ve kendisini hedef alarak Alman ajanı ilan edenlerin kimlerden talimat aldığını bildiğini söylüyor.

Bugün için kimlerden talimat aldığını bildiğini söylediğine göre yarın talimat veren isimleri de açıklaması beklenebilir.

Evet, AKP yönetimi yeni taraftar kazanma gibi bir gayret içine girme yerine mevcutları hain ve düşman ilan ederek elemeyi tercih etti!

Yeni taraftar elde edilemeyip bir de mevcutlar “tu-kaka” ilan edilince ortaya bugünkü durum çıktı!

Parti bölünmekten de öteye parçalanmaya doğru yola çıktı!

Parti MKYK’sında kendisine muhtıra verildiğini açıklayan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı’na düşüncelerini hep aktardığını hatırlatıyor.

Belli ki bu düşünce aktarımları olumlu bir sonuç vermemiş.

Düşünce aktarımları sonuç vermiyor, kendisini hedef alanların kimlerden talimat aldığını biliyor.

Bütün bu açıklamaları alt alta sıraladığımız zaman yakın bir gelecekte çok daha çarpıcı şeyler duyacağımızı düşünüyoruz.

31 Mart’ta kısmen başarılı bir sonuç yakalayan AKP’nin 23 Haziran seçimlerinde niye böylesine fire verdiği şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Birbirlerini sevmeyen, birbirlerini kardeş gibi görmelerinden vazgeçtik bir de düşman gibi gören bu kadrolarla nasıl başarı sağlanır?

Bu şartlarda başarı değil elbette başarısızlık kaçınılmazdır.

 AKP’de bu kaçınılmaz akıbet ile karşı karşıya kalmıştır.

Böylesine derin ayrılıklar yaşanan bir partiyi yeniden ayağa kaldırmak kuşkusuz mümkün değildir.

Yapılacak en doğru şey bu işi burada noktalayıp yeni oluşumlarla yola devam etmek olsa gerek.