İzmir’in Torbalı ilçesinde küçükbaş hayvancılık, son yıllarda büyük bir gerileme yaşıyor. 2020 yılında ilçede kayıtlı 57 bin küçükbaş hayvan bulunurken, bu sayı 2024’te 45 bine kadar geriledi. Bölgedeki besiciler, artan maliyetler ve yetersiz destekler nedeniyle ayakta kalmakta zorlandıklarını söylüyor.
Özellikle yem fiyatlarındaki artış, üreticiler için en büyük sıkıntı haline geldi. 2020’den bu yana yem fiyatlarının neredeyse üç katına çıktığı, buna karşın süt ve et fiyatlarının aynı oranda artmadığı belirtiliyor. Bu dengesizlik, birçok üreticiyi hayvanlarını elden çıkarmaya ya da üretimi tamamen durdurmaya itti.
“Eskiden geçim kaynağımızdı, şimdi zarar ediyoruz”
Hayvancılık yapan birçok küçük üretici, desteklerin yetersiz olduğunu ve kâr etmenin imkânsız hâle geldiğini belirtiyor. Bir besici yaşadığı durumu şu sözlerle özetliyor:
“Eskiden hayvancılıktan geçim sağlardık. Şimdi ise sürekli zarar ediyoruz. Gün geçtikçe işi bırakmayı düşünmeye başladık.”
Üretimin düşmesiyle birlikte Torbalı’da hem süt hem de et arzında azalma yaşandığı, bunun da yerel pazarda fiyat artışına neden olduğu gözlemleniyor.
Uzmanlardan uyarı: küçük aile işletmeleri yok olabilir
Tarım uzmanları, Torbalı’daki bu gidişatın devam etmesi durumunda, özellikle küçük aile işletmelerinin tamamen ortadan kalkabileceği uyarısında bulunuyor. Küçükbaş hayvancılığın gerilemesi, sadece süt ve et üretimini değil, kırsal yaşamı ve yerel ekonomiyi de doğrudan etkiliyor.
Yetkililere göre, mevcut durumun değişmesi için atılması gereken bazı kritik adımlar var:
-
Yem desteklerinin artırılması ve doğrudan üreticiye ulaştırılması
-
Süt ve et fiyatlarının üretici lehine yeniden dengelenmesi
-
Küçük aile işletmeleri için özel teşvik paketlerinin oluşturulması
-
Uzun vadeli hayvancılık politikalarının devreye alınması
Et ve süt fiyatları daha da artabilir
Üreticinin sektörden çekilmesiyle birlikte arzın azalması, et ve süt fiyatlarını doğrudan etkiliyor. Vatandaşlar, özellikle yıl sonuna doğru bu ürünlerde yeni zamlarla karşılaşmaktan endişe ediyor.
Torbalı’da hayvancılık yeniden canlanacak mı, yoksa tamamen yok olmaya mı yüz tutacak? Bu sorunun yanıtı, alınacak önlemlere ve uygulanacak politikalara bağlı görünüyor.
