Dünya zeytin ağacı varlığının yaklaşık %93‟üne ev sahipliği yapan Akdeniz çevresindeki ülkelerden biri olan Türkiye, 2024 yılında 3 milyon 750 bin tonluk zeytin rekoltesiyle Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. İç pazarın ve dış ticaretin önemli aktörlerinden biri haline gelen Türkiye, zeytin ve zeytinyağında dünya liderliğine giden yolda kararlı adımlar atıyor.
Türkiye’de Zeytin Üretimi Nasıl Artış Gösterdi?
Zeytin ağacının ana vatanı olarak bilinen Anadolu, son yıllarda zeytin yetiştiriciliği konusundaki çalışmalarla dikkat çekiyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2001 yılında 99 bin olan zeytin ağacı sayısı, 2023 yılı itibariyle 201 bin 770’e ulaştı. Bu artış, zeytin üretimine de yansıyarak 2001’de 600 bin ton olan zeytin rekoltesinin 2023 yılında 1 milyon 520 bin tona çıkmasını sağladı.
2024 yılında ise zeytin üretimi, bir önceki yıla göre yaklaşık %150 artışla 3 milyon 750 bin ton seviyesine ulaştı. Bu başarı, Türkiye’yi dünya genelinde önemli bir zeytin ve zeytinyağı üreticisi haline getirdi.
Son 20 Yılda Ağaç Sayısı %100 Arttı
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Mustafa Tan, Türkiye’nin zeytin üretimindeki önemini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu:
“Son 20 yılda, zeytin ağacı sayımızı 100 milyondan 200 milyona çıkardık. Bu, %100’lük bir artışa işaret ediyor. Türkiye olarak yeniden liderlik koltuğuna oturmak için planlı ve programlı çalışmalar yapıyoruz.”
Zeytin yetiştiriciliğinin 41 ile yayıldığını belirten Tan, gelecekte dünya ikinciliği hedeflediklerini ve ağaç başı verimin artması durumunda zeytin ve zeytinyağında öncülüğün mümkün olduğunu dile getirdi.
2024’teki Rekor Üretimin Dağılımı
2024 yılında elde edilen 3 milyon 750 bin ton zeytin rekoltesinin 2 milyon 800 bin tonu zeytinyağı üretimi için kullanıldı. Bu oran, Türkiye’nin zeytinyağı üretiminde önemli bir oyuncu haline geldiğini gösteriyor. Mustafa Tan, şu detaylara dikkat çekti:
“Bu yıl zeytin, yağmurların gecikmesi nedeniyle başta küçülmüştü. Ancak, ardından gelen yağmurlarla zeytin nispeten irileşti. Ağaç sayısındaki artış, toplam üretimde rekor kırdı.”
Fiyat Belirlemede Söz Sahibi Olmak
Zeytin ve zeytinyağının Türkiye’deki ekonomik değerine vurgu yapan Tan, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’nin zeytinyağı çok değerli. Ancak, İspanya ve İtalya fiyatlarına göre hareket etmek yerine, kendi fiyat belirleme gücümüze sahip olmamız gerekiyor. Halkımıza ucuz zeytinyağı sunarak iç tüketimi artırabiliriz.”
Zeytinyağı fiyatlarının düşüşü, iç ve dış pazarlarda talebin artmasına katkı sağlayabilir. Anadolu’nun zeytin ve zeytinyağı ticaretindeki tarihi rolü dikkate alındığında, bu strateji ekonomik açıdan da önemli bir adım olarak görülüyor.