2019 yılının ekim ayında ekmek almaya giderken Suriye sınırından gelen roket saldırılarında ağır yaralanan Ceren Türe (27), yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlattı. İlk patlama yaşandığında evden ekmek almaya diye çıktığını belirten Türe, patlama olduğu haberi geldiğinde ailesini aradığını ve ailesinin evde olmadığını söyledi.

Annesinin kendisine eve girip kapıyı kilitlemesini söylediğini ifade eden Türe, evin önüne geldiği esnada ikinci patlama olduğunu, patlama ile birlikte etrafı çok yoğun sis bulutu sardığını dile getirdi.

Etrafta kaçışan çok sayıda insan olduğunu aktaran Türe, şöyle konuştu:

"Bağıran, inleyen, parçalanmış insanlar vardı etrafımda. Başka patlamaların yaşanması ihtimali olduğu için sağlık ekipleri de yaralılara yetişmede güçlük çekiyordu. Etraftaki insanlara yardım etmeye çalışırken elbisemden süzülen kanı gördüm ve yaralandığımı o zaman anladım. Patlama yaşanmasıyla beraber gözlerime, yüzüme, çeneme ve şah damarıma yakın bir yere şarapnel parçaları isabet etmişti. Yüz felci geçirme ihtimalim olduğu için bu parçalar vücudumdan çıkarılmadı. Kollarıma, sırtıma, bacaklarıma şarapnel parçaları da isabet etmişti. Akciğerime yakın bir yere isabet eden parça çıkarılamadı. Yani neredeyse vücudumun tamamına yakınından yara almıştım."

"4 yıldır psikolojik tedavi görüyorum"

Yıllardır o gün yaşadığı korkuyu, endişe ve travmayı hala ilk günkü gibi dehşetle hatırladığını söyleyen Türe, "Olayın üstünden yıllar geçmesine rağmen yüksek bir ses duyduğumda çok korkuyor telaşlanıyorum. Şehit olan komşularım geliyor gözlerimin önüne, korkuyla etrafta koşuşturan insanlar geliyor aklıma. Tedavilerimi 4 yıldır aksatmadan oluyorum. Aynı şeyleri hatırlamamak için yaşadığım yeri, çevreyi, şehri değiştirdim ve eğitim için Batman’a geldim. Burada hem eğitimime, hem de tedavilerime burada devam ediyorum" diye konuştu.

"Mahkeme süreci bitmiyor"

Patlamadan sonra hayatının alt-üst olduğunu belirten Türe, "4 yıldır psikolojik tedavim, eğitim hayatım, sosyal hayatım hepsi birbirine karışmış. Travmayı atlatamıyorken üstüne bir de mahkeme süreciyle uğraşıyorum. Yetkililerden destek istiyorum. Bir an önce mahkeme sürecinin bitmesini istiyorum. Bu yaşadığım travma ve vücudumdaki şarapnel parçaları hayatımı gerçekten çok olumsuz etkiliyor. Mahkemenin durumumu görüp bir karara bağlamasını ve hakkım olan gazilik unvanımın verilmesini rica ediyorum" şeklinde konuştu.

Nusaybin ilçesinde 2019 yılında Barış Pınarı Harekatı sırasında Kamışlı’dan terör örgütü PYD/YPG’nin düzenlediği havan ve roket saldırısında 35 vatandaş yaralanmış, 12’si şehit olmuştu.

Muhabir: Haber Merkezi