Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), 17 Mart 2025 tarihli ve 11176 sayılı kararıyla, Bank Pozitif Kredi ve Kalkınma Bankası A.Ş.'nin yönetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredildiğini duyurdu. Bu karar, bankanın nitelikli ortağı Pay Fix Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. hakkında yürütülen adli soruşturmalar kapsamında alındı.
Hisseler TMSF'ye geçti
BDDK açıklamasında, Pay Fix Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş.'nin Bank Pozitif'teki %79 oranındaki hissesine ilişkin temettü dışındaki ortaklık haklarının TMSF tarafından kullanılmasına karar verildiği belirtildi. 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 18. maddesinin beşinci fıkrası kapsamında alınan bu karar, sektörde büyük yankı uyandırdı.
TMSF yetkileri ve süreç nasıl işleyecek?
Bank Pozitif’in yönetimi TMSF’ye devredilirken, bundan sonraki süreçte şu adımların atılması bekleniyor:
· Bankanın mali durumu incelenecek: TMSF, bankanın mali yapısını gözden geçirerek gerekli düzenlemeleri yapacak.
· Yeni yönetim oluşturulacak: Bankanın yönetim yapısında değişiklikler olması muhtemel.
· Mevduat sahiplerinin hakları korunacak: Mevduat sahiplerinin haklarının korunması için gerekli önlemler alınacak.
BDDK'dan açıklama: Bankacılık sistemi güvende
BDDK, yaptığı açıklamada Türkiye’deki bankacılık sisteminin güvende olduğunu ve bu kararın sadece belirli bir finansal yapıya yönelik olduğunu vurguladı. Yetkililer, bankacılık sektöründe genel bir risk olmadığına dikkat çekerek, mevduat sahiplerinin tedirgin olmaması gerektiğini belirtti.
Bank pozitif hakkında bilgiler
Bank Pozitif Kredi ve Kalkınma Bankası A.Ş., yatırım ve kurumsal bankacılık alanlarında faaliyet gösteren bir finans kuruluşudur. Ancak son dönemde, ortağı Pay Fix Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. ile ilgili yürütülen soruşturma nedeniyle gündeme gelmiştir.
Sektör Temsilcilerinden İlk Yorumlar
Bank Pozitif’in yönetiminin TMSF’ye devredilmesi, finans sektöründe geniş yankı uyandırdı. Uzmanlar, bu sürecin bankacılık sektörünün genel istikrarını bozmayacağını, ancak ilgili kurumların sıkı denetimlerle süreci yönetmesi gerektiğini belirtiyor.