İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü büyük çaplı bir soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Soruşturma dosyasında İmamoğlu’nun yanı sıra İBB üst düzey yöneticileri ve iştiraklerde görev alan çok sayıda isim yer alıyor.
Toplamda 99 kişi hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" gibi ağır suçlamalar yöneltiliyor. Soruşturma kapsamında şu ana kadar 88 kişi gözaltına alındı.
Bu gelişme, hem siyasi kulisleri hem de kamuoyunu büyük ölçüde sarstı. Türkiye'nin en büyük belediyesinin başkanının gözaltına alınması, siyasi tarihte nadir görülen bir olay olarak kayda geçti.
Saraçhane’de kriz masası kuruldu
İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Saraçhane'deki İBB binasına gelerek belediye yetkilileriyle görüştü. CHP’li milletvekilleri, il ve ilçe başkanları ile belediye başkanları da Saraçhane’de toplanarak İmamoğlu’na destek mesajları verdi.
Saraçhane önünde toplanan kalabalık, süreci protesto ederken "Hak, hukuk, adalet" sloganları attı. CHP yönetimi, gelişmeleri yakından takip ederek hem siyasi hem de hukuki süreci birlikte yürütüyor.
Gözler Kılıçdaroğlu’nu aradı: Neden Saraçhane’de yoktu?
Tüm gözler, CHP'nin 13 yıl boyunca genel başkanlığını yürütmüş olan Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi. Ancak Kılıçdaroğlu’nun Saraçhane’ye gitmemesi ve süreçle ilgili günlerdir sessiz kalması, hem siyasi yorumcuların hem de kamuoyunun dikkatini çekti.
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel o gün Sayın İmamoğlu’nu evinde ziyaret etti. Bizdeki bilgi, Kılıçdaroğlu’nun saat 18.00’e kadar toplantıya geleceği yönündeydi. Ancak daha sonra katılamayacağı bilgisi geldi.”
Zeybek’in açıklamasına göre, Kılıçdaroğlu’nun gelişi planlanmış ancak gerçekleşmemiş. Ancak kamuoyu, bu durumu sadece “zamanlama problemi” olarak değerlendirmiyor.
Sosyal medyada “neden sessiz?” sorusu
Kemal Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun gözaltına alındığı gün sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullanmıştı:
“Milli iradeye, hukuka ve demokrasiye yönelik bu müdahale kabul edilemez. Cumhuriyet Halk Partisi’nden intikam almaya çalışanlar, milletin gözünden ve gönlünden düşmüştür.”
Ancak bu açıklamanın ardından, günlerce sessiz kalması ve Saraçhane’deki protesto eylemlerine katılmaması, "Partinin eski lideri neden kenarda duruyor?" sorularını gündeme taşıdı. Kimi çevreler bunu Özgür Özel’e alan açma çabası olarak yorumlarken, bazıları ise içsel parti kırgınlığına işaret ediyor.
Yeni deliller dosyaya girdi
Soruşturma kapsamında İBB’ye yönelik yapılan operasyonlarla birlikte, yeni delillerin dosyaya eklendiği bildiriliyor. Bunlar arasında;
Kişisel verilerin yasa dışı toplanması
Usulsüz ihaleler
Rüşvet iddiaları
Belediyeye bağlı şirketlerde yolsuzluk belgeleri bulunuyor. Gözaltına alınanlar arasında Murat Ongun ve Ertan Yıldız gibi dikkat çeken isimler de var. Özellikle Ongun ile Serdal Taşkın arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtları, soruşturmanın merkezine oturdu.
Parti içinden farklı sesler yükseliyor
CHP içinde bu krizle ilgili tek seslilik sağlanabilmiş değil. Kılıçdaroğlu’na yakınlığıyla bilinen bazı isimler, süreci daha dikkatli izlemeyi savunurken, Özgür Özel cephesinden daha net bir tavır sergileniyor.
Parti kaynakları, bu durumun CHP’nin yakın dönem iç tartışmalarını yeniden alevlendirebileceği görüşünde. İmamoğlu’nun siyasi kariyerindeki bu tür engeller, partideki pozisyonunu da doğrudan etkileyebilir.
Saraçhane’nin sembolik anlamı
CHP için Saraçhane, sadece bir belediye binasının bulunduğu yer değil. 2019 yerel seçimlerinde kazanılan en büyük zaferin sembolü. Bu yüzden İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından ilk refleks Saraçhane’ye yönelmek oldu.
Partililer, burayı bir nevi "demokrasi nöbeti alanı" olarak tanımlıyor. Aynı zamanda İmamoğlu'nun siyasi liderlik çizgisinde de Saraçhane'nin özel bir yeri olduğu değerlendiriliyor.
Kılıçdaroğlu’nun sessizliği nasıl yorumlanıyor?
Siyaset yorumcuları, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu süreçte aktif olmamasını üç temel şekilde değerlendiriyor:
- Özgür Özel’e alan bırakmak: Parti liderliğini devrettiği isme gölge düşürmemek için geri planda duruyor olabilir.
- Süreçle ilgili fikir ayrılığı: İmamoğlu ile olan geçmişteki strateji ayrılıkları nedeniyle tarafsız kalmayı tercih etmiş olabilir.
- Stratejik bekleyiş: Siyasi dalgaların nasıl yön alacağını görmek için açıklamalarını erteleyebilir.
