İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, cezaevinden gönderdiği notta Türkiye’deki medya özgürlüğü sorununa dikkat çekti. İmamoğlu’nun SÖZCÜ Gazetesi ile paylaştığı el yazısıyla yazılmış mesajında şu ifadeler yer aldı:
“Basın ve medya özgür olmadıkça demokrasi var olamaz. Demokrasi ve adalet için sonsuz mücadele gücümüzle yolumuza devam edeceğiz.”
Bu mesaj, RTÜK’ün son dönemde özellikle eleştirel yayın yapan televizyon kanallarına uyguladığı ağır cezaların ardından geldi.
RTÜK’ten peş peşe cezalar
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), son haftalarda Sözcü TV, Halk TV, Tele1 ve Now TV gibi eleştirel yayınlarıyla öne çıkan televizyon kanallarına art arda cezalar verdi.
Söz konusu yaptırımlar arasında yayın durdurma, para cezası ve program kaldırma gibi ağır kararlar yer alıyor. RTÜK’ün bu uygulamaları, muhalefet cephesinde basın özgürlüğünün hedef alındığı yönünde eleştiriler alıyor.
Özgür Özel’den Sözcü TV’ye destek: “Bu cezalar kabul edilemez”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de RTÜK’ün uygulamalarına karşı sert bir açıklama yaptı. SÖZCÜ Gazetesi’yle çektirdiği bir fotoğrafla destek mesajını duyuran Özel, şu ifadeleri kullandı:
“İktidarın medya sopası olan RTÜK’ün; Sözcü TV, Halk TV, Tele1 ve Now TV’ye yönelik hukuksuz cezaları kabul edilemez.”
“Ülkemizin geleceği için dayanışmayı büyüteceğiz. Nerede bir haksızlık, hukuksuzluk varsa hep birlikte karşı durmaya devam edeceğiz.”
Siyasi baskı tartışmaları yeniden gündemde
İktidarın medya üzerindeki baskısına dair tartışmalar yeniden gündeme gelirken, RTÜK’ün cezalarının seçim süreciyle bağlantılı olabileceği yorumları yapılıyor. Özellikle yerel seçim sonuçları sonrasında yükselen muhalefet söylemleri ve artan kamuoyu tepkileri, medya özgürlüğü üzerindeki denetimi daha görünür hale getirdi.
Cezaevinden gelen mesajın politik anlamı
Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluk sürecinde kaleme aldığı bu mesaj, siyasi kamuoyunda geniş yankı buldu. “Basın özgürlüğü” vurgusunun özellikle altını çizen İmamoğlu, demokrasi ve adalet için mücadele kararlılığını sürdürdüğünü ifade ederek, muhalif seslerin susturulmasına karşı net bir tavır ortaya koydu.
Dayanışma çağrısı büyüyor
RTÜK’ün cezaları sonrası sadece siyaset dünyasından değil, gazeteci örgütlerinden ve sivil toplumdan da tepkiler yükseliyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Basın Konseyi ve DİSK Basın-İş gibi birçok kuruluş, alınan kararların basın özgürlüğüne açık saldırı olduğunu belirtti.
Söz konusu cezaların, halkın haber alma hakkını engellediğine vurgu yapılarak, medya kurumlarının ve gazetecilerin dayanışma içinde olması gerektiği çağrısı yinelendi.
Uluslararası medya kuruluşları da tepkili
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) gibi medya özgürlüğü savunucusu kuruluşlar da Türkiye’deki gelişmeleri yakından izliyor.
Son RTÜK cezaları üzerine yapılan açıklamalarda, Türkiye’de basına yönelik idari ve hukuki baskıların sistematik hale geldiği yönünde kaygı dile getirildi.
İmamoğlu'nun mesajı kamuoyunda yankı buldu
Ekrem İmamoğlu’nun cezaevinden gönderdiği mesaj, sosyal medyada kısa sürede yayıldı ve birçok siyasetçi, gazeteci ve yurttaş tarafından paylaşıldı. “Basın özgürlüğü olmazsa demokrasi de olmaz” sözü, demokrasiye inanan kesimler tarafından bir direniş manifestosu olarak yorumlandı.