Karar gazetesi yazarı İbrahim Kahveci, bugünkü yazısında İstanbul-İzmir otoyoluna ilişkin kalem kalem hesap çıkardı. Kahveci ortaya çıkan tabloya bakıp "O paralar nerde?" diye sordu. İşte Kahveci'nin bugünkü yazısı...
Otoyol A.Ş.
İstanbul-İzmir otoyolunu işleten firma.
İnternetteki sayfalarında diyorlar ki; projenin 1,4 milyar dolarlık “Faz-I” finansmanı 15 Mart 2013 tarihinde tamamlanmıştır.
Çevreyolu ile beraber Osmangazi Köprüsü’nün yaklaşık yapım maliyeti bu tutar ediyor (Osmangazi Köprüsü 1,2 milyar dolar). Kamulaştırma deyin, faiz vs deyin siz bunu 2,0 milyar dolara çıkartın.
Öyle 5-10 milyon liralık konser parasından bahsetmiyoruz. Milyar milyar dolarlardan bahsediyoruz.
Projenin devamındaki krediler de şu şekilde: 600 milyon dolarlık “Faz-II-A” 25 Temmuz 2014’de ve 3 milyar dolarlık “Faz-II-B” 5 Haziran 2015’de tamamlanmıştır.
Şirket diyor ki, İstanbul-İzmir otoyolu Osmangazi Köprüsü dahil toplam kredi tutarı 5 milyar dolardır. 2,2 milyar dolar da özkaynak koyduk ve İstanbul-İzmir otoyolu köprü dahil toplam yapım maliyeti 7,2 milyar dolar oldu.
Hatta 2,2 milyar dolarlık özkaynağın 1,4 milyar doları hissedarlardan alınırken 800 milyon doları erken işletme gelirinden olmuştur.
Buradaki 800 milyon dolar Osmangazi Köprüsü’nün erken bitirilip Hazine’den garanti parası almasından geliyor. Şirket buna özkaynak diyor. Devletin parası şirketin özkaynağı olmuş.
Neyse… Şirket toplam maliyeti 7,2 milyar dolar olarak açıklıyor.
Peki, kurdeleyi keserken Cumhurbaşkanı Erdoğan ne dedi?
04 Ağustos 2019: Erdoğan “Bugün anlamlı bir gün. Bugün İstanbul’u İzmir’e farklı bir şekilde bağlıyoruz. Yap-İşlet-Devret ile yapıyoruz. Senin aklın ermez Bay Kemal. Anlamazsın bu işlerden. Maliyeti ne bunun 11 milyar dolar. Devletin kasasından bir şey çıkmıyor.”
Alkış alkış alkış…
Nedense hala kimse bu yol ve köprünün 7,2 milyar dolar yerine Erdoğan’ın açıkladığı 11 milyar dolara çıkan o maliyeti sormuyor-sorgulamıyor.
Bakın sadece ve sadece köprü kısmına bakalım.
Osmangazi Köprüsü 1 Temmuz 2016 yılında hizmete açıldı. Şu an köprü geçiş garanti fiyatı 55 $. Köprüden 40 dolara geçmeye başlamıştık. Ortalama araç geçiş ücretini 45 dolar olarak alalım.
Günlük 42 bin araçtan 1 milyon 890 bin dolar ediyor. Aylık ise para ise 56,7 milyon dolar. Ve de yıllık ödenen para da 680 milyon dolar.
2016-2025= Yaklaşık 8,5 yıl ama biz yine de 8 yıl diyelim: 8 yılda Osmangazi Köprüsüne Hazineden ve geçenlerden ödenen toplam para 5,5 milyar dolar.
Bakın İstanbul’dan İzmir’e giden otoyoldan bahsediyoruz. Ama Köprü hariç diğer kesimleri hiç ama hiç dikkate almıyoruz. Buna rağmen sadece Osmangazi Köprüsü’nden şirkete giden toplam para 8 yılda 5,5 milyar dolar.
Şirket sayfasında ne diyor? Aralık 2023 sonuna kadar 2.188 milyar dolar kredi anapara geri ödemesi yapılmıştır.
Aklınız alıyor mu?
Yüzünüz kızarıyor mu?
Sadece Osmangazi Köprüsünden 5,5 milyar dolar alınmış ama geri ödenen para 2,2 milyar dolar.
Peki, ya yolun kalan kısımlarından alınan para… (En az 1,5 milyar doların üzerinde bir para da yolun kalan kısımlarından alındı)
Köprüden alınan paranın üstü olan 3,3 milyar dolar…
Sahi nerede bu paralar?
Neden kimse sormaz ki; 7,2 milyar dolarlık köprü ve yol maliyeti nasıl 11 milyar dolara çıkıyor?
Kimse sormaz mı? Sadece köprüden alınan para bile maliyeti karşılarken geriye kalan 3,3 milyar dolar nerede…
Gerçekten Hazine garantili bütün işler böyle ve hiçbirinin izi sürülmüyor.
CHP neden bu işlerde dönen paraların izini sürmüyor?
YSS Köprüsü Osmangazi Köprüsünden beter… İhaleye göre 10 yıl 2 ay 20 gün sonra devredilecekti. 3,3 milyar dolar yapım maliyetli köprü 2023 yılında devlete geçmeliydi. Hala işletmecide ve millet işletiliyor.
Yılda 1 milyar dolar civarı para orada da nereye gidiyor? Kim alıyor bu paraları? Müteahhide bırakılacak para değil bu?
Bu kadar kıyak baba evladına yapmaz.
Devletin parasının veya paralarının izini sürmek gerekiyor.
O müteahhitlerde mi kalıyor (ki vergi vermeleri gerekirdi) ya da başka yere mi gidiyor?
Sahi, o paralar nerede?