Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nden 1976 yılında mezun olan ve uzun yıllar serbest mühendis olarak çalışan Salman Gürbüz, “yakıtsız motor” projesiyle kamuoyunun karşısına çıktı. Gürbüz, üzerinde 8 yıl çalıştığı motorun prototipini üretmek için sponsor aradığını belirtti.
Gürbüz’e göre bu sistem çalıştığında dünyada enerji anlayışı değişecek:
“Yakıt gerektirmiyor, kendini besliyor. Motorun olduğu her yerde kullanılabilir. Hayat yüzde 70 ucuzlayabilir.”
Projenin ilham kaynağı: Erke Dönergeci
Geçmişte gündeme gelen “Erke Dönergeci” haberlerinden etkilendiğini belirten Gürbüz, bu iddiaların ardından enerji verimliliği üzerine çalışmaya başladığını söyledi. Projenin birçok üniversitede öğretim üyelerine gösterildiğini ancak hiçbir bilimsel itiraz gelmediğini öne sürdü.
“Üniversitelerde bu sistemde hata bulan olmadı ama destek de çıkmadılar” diyen Gürbüz, projesini Cumhurbaşkanı’na ve yetkililere iletmeye çalıştığını da ifade etti.
100 bin Euro maliyetle devrim niteliğinde prototip
Gürbüz’ün aktardığına göre, motorun prototip üretimi için yaklaşık 100 bin Euro gerekiyor. Yüksek hassasiyetli parçaların üretimi içinse yurtdışında teknoloji altyapısı gelişmiş firmalara ihtiyaç duyuluyor.
Prototip için sponsor arayan Gürbüz, katkı sunacak kişi ve kurumlara projeden patent hakkı vereceğini de duyurdu.
Motorun çalışma prensibi
Salman Gürbüz’ün anlattığına göre motor, bir aküyle ilk hareketi alıyor, ardından içindeki yüksek ve alçak basınç odaları ile çalışan rotor sayesinde kendi enerjisini üretmeye devam ediyor.
Sistemin temel unsurları:
-
14 yüksek, 14 alçak basınç odası
-
40 atü basınçta 764,4 kg döndürme kuvveti
-
Bin devirde 58,8 kilovat güç üretimi
-
Devir sayısı arttıkça güç artıyor, tork düşmüyor
Gürbüz’e göre, bu sistemin teorik hesaplamaları ve fiziksel dayanakları bilimsel olarak yapılmış durumda.
“Fizik dersi almış herkes anlayabilir” diyen Gürbüz, projeyi tüm fizikçilere ve akademisyenlere tartışmaya açık olduğunu da belirtti.
Uygulama alanı çok geniş
Gürbüz, geliştirdiği motorun yalnızca bir enerji projesi olmadığını, uçaklardan gemilere, otomobillerden medikal cihazlara kadar birçok sektörde kullanılabileceğini iddia ediyor. Sistem hiçbir fosil yakıt kullanmadığı için, çevreci yapısıyla da dikkat çekiyor.