Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıkların arttığı bir dönemde, IBAN üzerinden yapılan kira ödemeleri de mahkemelerin gündemine taşındı.

Tavuk fiyatları sabit kaldı, kırmızı ette zam beklentisi var Tavuk fiyatları sabit kaldı, kırmızı ette zam beklentisi var

Yargıtay'ın bu konudaki kararı, ev sahipleri ve kiracılar arasındaki dengeleri etkileyebilir.

Ev sahibi, kirasını banka aracılığıyla ödeyen kiracının ödediği kira bedelinin eksik olduğunu iddia ederek tahliye talebinde bulundu. Avukat Cansen Erdoğan, IBAN ile yapılan ödemelerde bankanın kestiği havale ücretinin "eksik kira" olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini değerlendirdi.


Erdoğan şu şekilde belirtti:

"Son zamanlarda en sık karşılaşılan konulardan biri olan Kiracı-ev sahibi anlaşmazlıklarında, kira bedelinin ödenme şekli kadar, ne yazık ki ödemenin yapıldığı yöntem üzerinde de birçok tartışma yaşanmaktadır.

Bu tür anlaşmazlıkların çözümünde sadece Türk Borçlar Kanunu'ndan değil, aynı zamanda diğer birçok kanundan, mevzuattan ve düzenlemelerden yararlanılmaktadır."


HAVALE İŞLEMLERİNDE UYGULANAN ÜCRETLER

"Havale", bankaların hizmet kapsamında sunduğu bir işlemdir. Bankacılık Mevzuatı'nda yer almasına rağmen, havale işlemleri aynı zamanda Borçlar Kanunu'nun 457-462. maddelerinde de düzenlenmiştir. Buna göre, "havale göndericisi", belirli bir miktar parayı havale alıcısı olarak belirlediği kişiye (havale alıcısı) ödemesi için bankayı yetkilendirir.

Bir yargılama sonucunda mahkeme, yatırılan kira bedelindeki eksikliğin, banka işlemleri nedeniyle oluşan masraflardan kaynaklandığına ve bu nedenle ödenmemiş bir kira ücreti bulunmadığına karar verir. Dolayısıyla tahliye davasında ev sahibinin haksız olduğuna hükmeder. Ancak, ev sahibinin itirazı üzerine Yargıtay, mahkemenin kararını bozar.”

“Özetlemek gerekirse, kira borcu, "götürülecek borçlar" kapsamındadır ve kiracı, kira bedelini ev sahibine tam ve eksiksiz olarak ödemekle yükümlüdür. Banka tarafından yapılan kesintilerden sorumlu olan kiracı, bu kesintilerin ödenmemesi durumunda temerrüde düşer ve tahliye kararı alınabilir. Yargıtay ve Yargıtay Genel Kurulu'nun kararları yerindedir ve hakkaniyete uygun olarak kabul edilir.”

Kaynak: Haber Merkezi

Kaynak: Haber Merkezi