Zeytin üretiminde rekor bir hasat dönemine hazırlanan Türkiye, üretim arttığı halde hem fiyatlar zamlanıyor hem de üreticiler zarar ediyor. Fiyat artışları ne yazık ki üreticiye yansımıyor. Zeytinyağı fiyatları bir taraftan da vatandaşın cebini yakıyor.
ZEYTİN ÜRETİMİ ARTTI
Türkiye, 2024 yılı için Cumhuriyet döneminin rekor vadeden bir zeytin rekoltesine hazırlanıyor. Ülkemizde 2002 yılında 102 milyon olan zeytin ağacı sayısı, 2023 yılında 202 milyona ulaştı. Bu artış Türkiye’nin sofralık zeytin ve zeytinyağı ihracatına da yansıdı. 2023 yılında 192 milyon dolar olan sofralık zeytin ihracatı, 2024’ün ilk sekiz ayında 135 milyon dolara kadar çıktı.
SORUN YOKSA PROBLEM NEREDE?
Türkiye İstatistik Kurumu’nun son tahminlerine göre, zeytin üretiminin 3,6 milyon tona ulaşması beklendiğini, bu üretimin yüzde 32’si sofralık, yüzde 68’i yağlık zeytin olarak gerçekleşmesi ve 450-500 bin ton arasında zeytinyağı üretilmesi öngörüldü.
Gazeteci Gazi Kutlu açıklanan verilere göre zeytin ve zeytinyağı üretiminde problem olmadığını söyleyerek "O zaman problem nerede?" diye sordu. Kutlu yazısında Marmarabirlik’in üreticiden alım fiyatlarına göz atıldığında 180 tanelik zeytin fiyatı 2023’te 125 lirayken 2024’te de aynı seviyede kaldığını, yine yağlık ve sofralık zeytinde de benzer bir durum söz konusu olduğunu ve zeytin alım fiyatlarında geçen yıla göre 1 kuruşluk artış olmadığını savundu.
ZEYTİNYAĞINA YÜZDE 59 ZAM GELDİ
Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) ekim ayında açıkladığı verilere göre zeytinyağı fiyatı son bir yılda yüzde 59 artığına dikkat çeken Kutlu, üreticinin sattığı zeytin fiyatlarında bir kuruşluk bir artış olmadığına göre zeytinyağı fiyatlarında da olmaması gerektiğini belirtti.
İhracatın bir yerde durması gerektiğini belirten Kutu, "Ayçiçeği ithalatına milyonlarca dolar para ödeyeceğimize soframıza zeytinyağını koyalım. Biz vatandaşların kendi ülkemizde üretilen nimetten faydalanmaya hakkı yok mu?" diye sordu.