ABD merkezli The Atlantic dergisinde yayımlanan analizde, eski CIA ajanı Reuel Marc Gerecht, Türkiye’nin bölgesel gücünü ve bağımsız dış politikasını eleştirdi. Gerecht, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail karşıtı tutumunu hedef alarak, Türkiye’yi “İsrail için en büyük tehdit” olarak niteledi.
"Erdoğan Gözünü İsrail’e Dikti"
Gerecht’in yazısında şu çarpıcı ifadeler yer aldı:
“Erdoğan, Batı’ya sırtını dönüp gözünü İsrail’e dikmiş durumda. Türkiye’nin büyük, donanımlı ordusu ve 1 trilyon doları aşan ekonomisi İsrail için ciddi bir güvenlik riski oluşturuyor.”
Bu ifadeler, Türkiye’nin yalnızca İsrail’e değil, ABD öncülüğündeki Batı ittifakına karşı da bağımsız hareket ettiğinin altını çizen bir dille kaleme alındı.
Filistin Duruşu Hedefte
Yazıda, Türkiye'nin Filistin yanlısı politikası, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’a verdiği destek, Gazze’ye ilişkin sert açıklamaları ve yardımları İsrail açısından tehdit olarak tanımlandı. Gerecht, bu durumun yalnızca İsrail’i değil, Avrupa ülkelerini de tedirgin ettiğini öne sürdü.
“Türkiye’nin Gazze’ye verdiği açık destek, Batı eksenli diplomatik çabaları zayıflatıyor.”
"Neo-Osmanlı Etkisi" ve Askerî Güç Eleştirisi
Gerecht’in analizinde Erdoğan’ın dış politikası, “neo-Osmanlı hayalleri” olarak lanse edilirken, Türkiye’nin Suriye sahasındaki etkinliği ve askeri varlığı da özellikle eleştiri konusu yapıldı.
-
Türkiye’nin Suriye’deki askeri üs planları
-
HTŞ gibi gruplarla sözde ilişkisi
-
Doğu Akdeniz’de artan deniz gücü
İsrail için “alarm durumu” gerekçeleri arasında sıralandı.
İsrail'in Raporlarına Atıf: Türkiye Büyüyen Tehdit
Yazıda, İsrail’in Nagel Komisyonu tarafından hazırlanan güvenlik raporuna atıf yapılarak, Türkiye’nin artık “büyüyen tehdit” olarak sınıflandırıldığı ifade edildi. Özellikle Türkiye’nin Suriye, Doğu Akdeniz ve Gazze gibi alanlardaki etkinliğinin İsrail’in bölgesel hesaplarını bozduğu aktarıldı.
Cemaat ve Camiler Üzerinden Manipülasyon
Yazıda Türkiye’deki bazı camilerde İsrail’e karşı beddua edildiği, vaazlarda “İsrail karşıtı söylemlere yer verildiği” iddia edilerek kamuoyunun yönlendirilmek istendiği savunuldu. Bu söylemler, Türkiye’deki dini özgürlüklerin ve kamuoyu reflekslerinin kriminalize edilme çabasını yansıtıyor.
Türkiye’nin Ekonomik Gücü de Rahatsız Ediyor
Analizde Türkiye’nin yalnızca askeri değil, ekonomik büyüklüğüne de dikkat çekildi. 1 trilyon doları aşan GSYİH’si, uluslararası ticaretteki rolü ve bağımsız ekonomi politikaları ABD-İsrail cephesinde “rahatsızlık” olarak yorumlandı.
F-35 Programı Yeniden Gündemde
Yazıda, Türkiye'nin F-35 savaş uçağı programından çıkarılması süreci değerlendirilerek, ABD'nin bu konudaki yaptırım kartlarını Türkiye’ye karşı yeniden kullanabileceği ima edildi. Gerecht, Trump-Erdoğan ilişkisini de hatırlatarak, “kişisel dostlukların artık yeterli olmadığını” vurguladı.
Yazının Özeti: Türkiye Batı'yı Değil, Bölgeyi Dinliyor
Yazının genel tonu, Türkiye’nin Batı'dan koparak kendi bölgesel vizyonunu kurmasından duyulan kaygı ve rahatsızlığı yansıtıyor. Gerecht’e göre, bu durum artık İsrail ve müttefikleri için doğrudan bir güvenlik meselesine dönüşmüş durumda.