Gündem

Abdurrahman Dilipak böyle duyurdu: Muhsin Yazıcıoğlu davası yeniden açılacak

Abdurrahman Dilipak, 25 Mart 2009 tarihinde helikopter kazasında Kahramanmaraş'ta şüpheli şekilde hayatını kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatı ile ilgili dosyanın yeniden açılacağını duyurdu.

Abone Ol

Abdurrahman Dilipak habervakti adlı internet sitesindeki bugünkü köşe yazısında 25 Mart 2009 tarihinde helikopter kazasında Kahramanmaraş'ta şüpheli şekilde hayatını kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatı ile ilgili dosyanın yeniden açılacağını duyurdu.

"Reisi’nin Helikopteri Azarbaycan dönüşü kayboldu!?. Olay Muhsin Yazıcıoğlu suikastine (!?) çok benziyor. " diyen Dilipak, "Eğer Yazıcıoğlu’nun vefatı bir suikastse ki, bütün işaretler onu gösteriyor, o planı kim yaptı ise, bu olay da o merkez tarafından planlanmıştır." dedi.

MUHSİN YAZICIOĞLU DAVASI YENİDEN AÇILACAK

Muhsin Yazıcıoğlu dosyasının bir şekilde kapatıldığını ifade eden Dilipak, "Hayır, göreceksiniz, yakında yine açılacak. Eğer yine kapatırlarsa, yine açılır." diye yazdı.

Bir kişiye yapılan bir haksızlığın bütün bir topluma yöneltilmiş bir tehdit olduğunu vurgulayan Dilipak şöyle devam etti:

"Hiçbir dava mutlak olarak ortadan kaldırılamaz. Ve bir de Din gününde kurulacak Divan var. İlahi Adalet Divanı’nında davalar seri görülür ve kişilerin dilleri, icabında sahiplerinin aleyhine şahidlik eder. Bugün tartışılmakta olan davaların polisleri, savcıları, hakimleri, tanıkları, sanıkları, onları korumaya çalışanlar, davanın üstünü örtmeye çalışanların da yargılanacakları bir gün var. O gün ''misgale zerretin hayran yerah ve misgale zerretin şerran yerah'', Muntakim olan Allah, mazlumların intikamını zalimlerden olacaktır. O gün mazlumların yüzü gülecek, zalimlerin ise yüzü kararacak, yaptıklarına, çaldıklarına, söylediklerine pişman olacaklar.
İran'daki olaya geri dönecek olursak bir Helikopter kayboluyor, ve aradan bu kadar zaman geçmiş, hala düştü mü, düşürüldü mü, sert iniş mi yaptı, nerede bilinmiyor. Hava sisli imiş, aramaya giden ekipden 3 kişi de kayıp.
Muhsin Yazıcıoğlu olayındaki gibi, dağdaki yerinden, en yakın yerleşim merkezine doğru götürülüyor gibi oyalayıcı haberler bile yapıldı.
Dönüş yolunda kimi 3, kimi 5 helikopterden söz ediyor.
Helikopterde Reisi ile birlikte dışişleri bakanı, bir vali, bir üst düzey molla var. Daha doğrusu başka kimler var, onu da tam olarak bilmiyoruz. Helikoptere ulaşıldığında durum ne onu da öğreneceğiz, ama açıklamanın ne kadar doğru olacağından emin değilim. Çünkü biz hala, Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopterindeki, çenesi ayrık yarık gazetecinin telefonla telefonun pili bitene kadar nasıl konuştuğunu anlayamadık. Hatta bu konuşmanın 15 dakikalık kısmı da yayınlanmıştı.
İran’daki Rus ve Çin askeri üssündeki teknik uzmanları neden, nasıl, niçin bu konuda bir yardımda bulunmuyor?
Yazıcıoğlu olayında olduğu gibi bu konu herkesin bildiği bir sır’a dönüşebilir."