Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, toplu sözleşme görüşmelerinde kamu işvereninin, Merkez Bankası'nın 2024 yılı enflasyon tahmininin de altında sunduğu zam teklifini anlamlandıramadıklarını belirterek, "25 milyon vatandaşımız, yüzlerini güldürecek, adil ve hakkaniyetli bir yeni teklif beklemektedir." dedi.
Toplu sözleşmede genele ilişkin bugün üçüncü toplantının yapılacağını belirten Kahveci, bu toplantıda Kamu İşveren Heyetinin bir önceki toplantıda sunduğu zam teklifini revize edip etmeyeceğini göreceklerini söyledi.
Kahveci: Ev kiraları memur maaşını geçti
Kahveci, söz konusu teklifin revize edilmesi talebinde bulunduklarını dile getirerek, sadece mali haklar değil onunla beraber diğer taleplerinin de mutlaka müzakere edilerek sonuca gidilmesi konusundaki tavırlarını koruyacaklarını bildirdi.
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlara değinen Kahveci, son birkaç ayda akaryakıta gelen zamların yüzde 100'ü aştığını, kamunun vergi ve cezalar yoluyla bütün alacak kalemlerine yüzde 100'ün üzerinde artış yaptığını ve ev kiralarının memur maaşını geçtiğini söyledi.
Kahveci, Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerini güncelleyerek bu yıl için yüzde 58, 2024 yılı için yüzde 33, 2025 yılı için ise yüzde 15 enflasyon tahmininde bulunduğuna değinerek, bu şartlar altında Merkez Bankası'nın tahminlerinin gerçekleşme olasılığının son derece düşük olduğunu gördüklerini ifade etti.
"Hükümet, teklifini gözden geçirmek ve gerçekçi bir artış önerisi sunmak zorunda"
Türkiye Kamu-Sen olarak, 2024 için kümülatif yüzde 100,2, 2025 için ise kümülatif yüzde 58,4 oranında zam talebiyle toplu sözleşme masasına geldiklerini belirten Kahveci, buna karşın Kamu İşveren Heyetinin, 2024 yılının ilk 6 ayı için yüzde 14, ikinci 6 ayı için yüzde 9, 2025 yılının ilk 6 ayı için yüzde 6, ikinci 6 ayı için yüzde 5 zam teklif ettiğini anımsattı.
Kamu işvereninin teklifini değerlendiren Kahveci, şu ifadeleri kullandı:
"Bu teklifin piyasa gerçekleriyle uzaktan yakından bağdaşır tarafı yoktur. Dolayısıyla biz de bu teklifi asla kabul etmiyoruz. Teklif, Merkez Bankası'nın enflasyon tahminleri ile de uyuşmamakta, gerçeklerle asla örtüşmemektedir. Bugüne kadar kamu görevlilerinin yaşadığı sorunların temelinde maaş artışlarının hedeflenen enflasyona göre belirlenmesi gelmektedir. Hayallere göre zam verip gerçekleri görmezden gelmenin bedelini kamu görevlilerimiz ödememelidir. Bu nedenle Hükümet, teklifini gözden geçirmek ve gerçekçi bir artış önerisi sunmak zorundadır. Yapılacak teklifte gerçekleşen enflasyon, büyüme, refah payı, harcamalar ve geçmiş dönemde yaşanan kayıpların telafisi gibi etkenler mutlaka değerlendirilmelidir."
Kahveci, işveren heyeti tarafından, kira yardımı, eş ve çocuk parası, ısınma ve ulaşım yardımı ile yemek ücreti gibi taleplerine ilişkin bir değerlendirme de yapılmadığını dile getirerek, "Türkiye Kamu-Sen olarak, pazarlık yapmaya zaman kalacak şekilde bir an önce yeni ve kabul edilebilir bir teklifin gelmesi için buradan açık çağrıda bulunuyoruz." dedi.
Toplu sözleşmelerin başında, kamu işveren tarafına sundukları talepleri hatırlatan Kahveci, tahmini enflasyon kadar ücret artışı yapmanın, reel olarak çalışanların alım gücünü asla artırmayacağını belirterek, bu yılın ocak ayında uygulamaya konulan yüzde 13,5'lik refah payı uygulamasının mutlaka devam ettirilmesi gerektiğini kaydetti.
"Yetkilileri gerçeğe çağırıyoruz, insaflı olmaya davet ediyoruz"
Kahveci, hakları olmayan hiçbir konuyu ve meblağı masaya taşımadıklarını belirterek, haklarını da almadan masadan kalkmak istemediklerini söyledi.
Yıllardan beri bu ülkenin en fazla ezilen ve maaşları en fazla eriyen kesimin memur ve memur emeklileri olduğunu ifade eden Kahveci, şunları kaydetti:
"Yüzde 33 enflasyon hedeflenirken yüzde 23 zam teklif etmek, memur ve emeklilerimizi kaderiyle baş başa bırakmak demektir. Yetkilileri gerçeğe çağırıyoruz, insaflı olmaya davet ediyoruz, 'Bu mağduriyete bir son verin' diyoruz. Bizler, hedef enflasyona göre verilen zamlar nedeniyle milyonlarca vatandaşımızın mağduriyetini anlatmaya çalışırken hedeflenen enflasyonun bile altında zam teklifi ile masaya gelmenin amacını anlamlandıramıyoruz. Taleplerimiz, makuldür ve piyasa gerçekleriyle uyumludur. 25 milyon vatandaşımız, yüzlerini güldürecek, adil ve hakkaniyetli bir yeni teklif beklemektedir."
