Milli eğitim sisteminde yaşanan sorunlar, Türk Eğitim Derneğinin düşünce kuruluşu olan TEDMEM’in, “Bir Bakışta Eğitim 2023: Türkiye Üzerine Değerlendirme ve Öneriler" başlıklı raporuyla bir kez daha ortaya çıktı. Söz konusu rapor; okullaşma, istihdam ve eğitim maliyetleri gibi başlıklarda önemli bilgiler sunuyor.
Türkiye’deki yaş gruplarına göre okullaşma oranına ilişkin veriler paylaşan raporda, ilk-ortaokul kademelerinde yani 6 ile 14 yaş aralığındaki çocuklarda yüzde 100 olduğu belirtilirken 15-19 yaş aralığı için ise, “İlkokul ve ortaokul dönemlerine denk gelen bu yıllarda Türkiye’de tam okullaşma sağlanmıştır. Ancak ortaöğretim dönemini içine alan 15-19 yaş aralığındaki okullaşma oranı ise Türkiye için yüzde 70,5’tir ve yüzde 83,9 olan OECD ülkeleri ortalamasının oldukça gerisinde kalarak sondan 5’inci sıraya yerleşmiştir” ifadelerine yer verildi.
HER İKİ YETİŞKİNDEN BİRİ ORTAÖĞRETİM MEZUNU DEĞİL
“OECD ülkeleri ortalamasında ortaöğretim mezunu dahi olmayan yetişkinlerin oranı yüzde 19,8’dir. Türkiye için ise bu oran yüzde 53,3’tür. Türkiye OECD ülkeleri arasında Meksika ve Kosta Rika’dan sonra bu oranın en yüksek olduğu ülkedir” ifadeleriyle ortaöğretim mezunları sayısını ilişkin bilgiler kamuoyu ile paylaşılırken Türkiye’deki 25-64 yaş aralığındaki her üç yetişkinden biri ilkokul mezunu olduğu belirtildi.
YÜKSEKÖĞRETİM MEZUNLARININ YÜZDE 25,6’SI NE EĞİTİMDE NE İSTİHDAMDA
Gençlerin eğitim ve istihdam durumunu inceleyen rapor, 18-24 yaş aralığındaki kişilerin yüzde 67’sinin okul okumadığını ve işgücüne katılım göstermediğini belirterek Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldığı vurgulandı. Diğer taraftan üniversite mezunlarının işsizliğine ilişkin verilerin yer aldığı raporda, “Türkiye 25-29 yaş aralığındaki yükseköğretim mezunları içinde ne istihdamda ne eğitimde olanların oranının en yüksek olduğu ülkedir. OECD ülkeleri ortalamasında yüzde 9,9 olan bu oran Türkiye için yüzde 25,6’dır” denildi.
MEZUN ARTIYOR AMA İSTİHDAMIN TALEP ETTİĞİ BECERİLERE SAHİP DEĞİLLER
Raporun son kısmında yer alan değerlendirme bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
“Son yıllarda üniversite sayılarında ve kontenjanlarında gerçekleşen artış genç yetişkinlerin eğitim düzeyinin yükselmesi adına umut verici olsa da eğitim düzeyindeki bu artış iş gücü piyasasının talep ettiği becerileri garanti etmemekte ve işgücü piyasasısın ihtiyaçları ile örtüşmemektedir. Bu nedenle, Türkiye’deki yükseköğretim politikaları ile işgücü piyasasının ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yeniden şekillenmelidir.”
Haber: Ali Ekber