CHP tarafından yapılan son kamuoyu araştırmasına göre, Türkiye İstatistik Kurumu'na (TÜİK) olan güven, tarihinin en düşük seviyelerine geriledi. Ankete katılanların %84’ü TÜİK’in açıkladığı verilere inanmadığını belirtirken, halkın büyük çoğunluğu gerçek enflasyon oranlarının açıklananın çok üzerinde olduğunu düşünüyor.
Peki, hangi seçmen grupları TÜİK’e ne kadar güveniyor? Hissedilen enflasyon oranları gerçekten ne kadar yüksek? İşte detaylar…
Halk enflasyon rakamlarına güvenmiyor
Sözcü Gazetesi’nde yer alan habere göre CHP’nin yaptığı araştırma, halkın TÜİK tarafından açıklanan ekonomik veriler karşısındaki tutumunu gözler önüne serdi. Katılımcıların %54.5’i enflasyonun açıklanandan çok daha yüksek olduğunu ifade ederken, %29.5’i ise açıklanan rakamların gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Enflasyonun resmi rakamlarla örtüştüğünü düşünenlerin oranı ise yalnızca %11.5. Bu durum, geniş bir kesimin devletin sunduğu ekonomik verilere güvenmediğini ve hayat pahalılığını çok daha yüksek hissettiğini gösteriyor.
Seçmen bazında TÜİK’e güven oranları
Anket, seçmen tercihleri bazında analiz edildiğinde TÜİK’e duyulan güvenin siyasi görüşlere göre farklılık gösterdiğini ortaya koydu:
-
DEM Parti seçmenlerinin tamamı, TÜİK’in verilerinin gerçeği yansıtmadığı görüşünde.
-
İYİ Parti seçmenlerinin %88.2’si, enflasyonun açıklanandan çok daha yüksek olduğunu düşünüyor.
-
AKP seçmenleri arasında TÜİK verilerine güvenenlerin oranı yalnızca %19.8.
-
MHP seçmenlerinin %73’ü, enflasyonun resmi verilerden çok daha yüksek olduğu görüşünde.
Bu bulgular, hükümetin ekonomi politikalarına en fazla destek veren kitlelerde bile TÜİK’e olan güvenin düşük olduğunu gösteriyor.
Enflasyon halkın cebini nasıl etkiliyor?
Enflasyon oranlarının hissedilen seviyesinin yüksek olması, vatandaşın günlük yaşamını doğrudan etkiliyor. Markette, pazarda ve faturalarla karşılaşılan fiyat artışları, TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyon verileriyle uyuşmuyor. Özellikle asgari ücretliler, emekliler ve sabit gelirliler için bu fark, yaşam standartlarını ciddi şekilde zorlaştırıyor.
Vatandaşlar, en çok şu temel harcamalarda gerçek enflasyonu hissettiklerini belirtiyor:
-
Gıda fiyatları: Temel besin maddelerinin fiyatlarında yıl boyunca yüksek artışlar yaşandı.
-
Kira ve konut maliyetleri: Büyük şehirlerde kira fiyatları, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarının çok üzerinde artış gösterdi.
-
Fatura giderleri: Elektrik, doğalgaz ve su faturalarındaki artışlar, resmi enflasyon verileriyle örtüşmüyor.
TÜİK neden eleştiriliyor?
TÜİK’in açıkladığı veriler ile vatandaşın hissettiği ekonomi arasındaki uçurum, kuruma yönelik eleştirileri artırıyor. Ekonomistlere ve bazı uzmanlara göre, resmi enflasyon oranlarının düşük gösterilmesi, hükümetin ekonomik politikalarına olan güveni artırmayı amaçlıyor. Ancak, gerçek hayat şartları ve piyasa fiyatlarıyla çelişen bu veriler, halk arasında ciddi bir güven kaybına yol açıyor.
Özellikle bağımsız araştırma şirketleri tarafından açıklanan enflasyon oranlarının, TÜİK verilerinden çok daha yüksek olması, bu güvensizliği pekiştiriyor.