Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ABD ve İsrail’in Gazze’de soykırım suçu işlediğinin altını çizerek, Türkiye başta olmak üzere İslâm ülkelerinin harekete geçmesi gerektiğini ifade etti.
Karamollaoğlu, “HAMAS, yüzlerce yıldır o topraklardadır. HAMAS, topraklarını müdafaa ediyor. Dünyanın gözü önünde soykırım işleniyor, çocuklar öldürülüyor. O çocuklar bizim çocuklarımız olabilir. Orada mahvedilen şehirler bizim şehirlerimiz olabilir. ABD ile karşı taraflardayız. Kürecik’in kapatılması gerekiyor” dedi.
ABD ile karşı tarafta olduklarını vurgulayan Karamollaoğlu, İsveç’in NATO üyelik meselesine sıcak bakılmaması gerektiğinin altını çizerek, “Biz ABD’nin 51’inci eyaleti gibi davranmamalıyız. NATO, katliamlara destek verdi. Cinayet işleniyor. NATO bu hürriyeti kazanıyorsa; çıkalım. Biz NATO’nun uşağı, kölesi olamayız. Yeni şekillenmelere ihtiyaç var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir teklifimiz var. Biz hem D-8, hem İslam İşbirliği Teşkilatı hem de Türk cumhuriyetlerini bir araya getirmeliyiz. Bizim, bizi mahveden bir grubun içinde ne işimiz var?” dedi.
“HAMAS, TOPRAKLARINI MÜDAFAA EDİYOR”
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından dünya kamuoyunda değer yargılarının değiştiğine dikkati çeken Karamollaoğlu, Ukrayna’da insan hakları üzerinde duranların Gazze’de bu değer yargılarını görmezlikten geldiğini söyledi. Karamollaoğlu, “İsrail, Filistin topraklarını işgal etti. İsrail, ABD’yi ve Batı’yı arkasına alınca hiçbir kurala uymadı, uymuyor. Birleşmiş Milletler ciddi tavır sergilemeyince oradaki halk kendi hakkını savunmaya başladı. İsrail, Filistinlileri gayri meşru ilan edince, Filistin halkı kendi topraklarına sahip çıktı. İsrail, Filistin topraklarının kendi toprağı olduğunu iddia ediyor. Filistinlilere defolun diyorlar. HAMAS yüzlerce yıldır o topraklardadır. HAMAS, topraklarını müdafaa ediyor. HAMAS’ı böyle görüyorum, HAMAS’ı terör örgütü olarak görmüyorum. Erdoğan da bunu ifade etti; dayanağı budur” ifadelerini kullandı.
“İKTİDAR MİTİNG YAPMAZ, İCRAAT YAPAR”
AK Parti’nin Gazze ile ilgili İstanbul’da miting tertiplemesine değinen Karamollaoğlu, “AK Parti’nin İstanbul’da bir miting tertiplemesi garibime gidiyor. Bir şov tertip ediyorlar. İktidar partileri miting yapmaz, halk miting yapar. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu mitingi biz tertipliyoruz diyerek güç gösterisi yapıyor. İktidarlar miting yapmaz, icraat yapar” değerlendirmesinde bulundu. Karamollaoğlu, ayrıca AK Parti’den, mitingle ilgili herhangi bir davetin olmadığını dile getirdi.
“EKONOMİ TARUMAR OLDU”
Ekonomiyle ilgili sorulara yanıt veren Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başı ekonomiyle dertte, ekonomi tarumar olmuş. Dikiş tutmuyor. Ekonomi koşullarında ciddi değişiklik var. Ekonomideki kötü tabloyu önleyecek güçleri yok. Şimdi, israftan kaçınalım diyorlar. Türkiye’nin ekonomide bir numaralı meselesi israftır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir zamanlar ‘itibardan tasarruf olmaz’ diyordu. Şimdi, kendisi aynı noktaya geldi. Bizim anladığımız tasarruf ile onunki farklı. Lüzumsuz harcamalar yapılıyor. Lüzumsuz yatırım da gereksiz sayılır. Bir havalimanı yapıyorsunuz, yılda bir kere uçak iniyor. Bu gereksizdir.”
“TBMM BAŞKANI, CUMHURBAŞKANINA BAĞLI BİR MAKAM DEĞİL!”
Karamollaoğlu, muhalefet görevlerini sürdürdüklerini aktararak, “TBMM’de bizim bir grubumuz var. Bu bize ayrı bir güç kazandırdı. TBMM Başkanı bize yer vermedi, bu konuda Devlet Bahçeli’ye müteşekkiriz. Bunu Meclis Başkanı’nın çözmesi gerekirdi. TBMM Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığına bağlı bir makam değildir” dedi.
“KIL PAYI KAÇIRDIK”
Seçimden sonra Altılı Masa ile ilgili tartışmalardan uzak durduğunu söyleyen Karamollaoğlu, “Seçimden sonra lüzumsuz bir münakaşa olsun istemiyordum. Altılı Masa’nın seçimlerde kazanacağı söyleniyordu; seçime birkaç hafta kaldı. Yüzde 51 hem cumhurbaşkanlığı hem de genel seçimleri kazanıyorduk. Öyle çıkmadı. CHP içinde iç muhalefet var. Seçimlerde elde edilen neticenin bir hezimet olduğunu düşünmüyorum. Muhalefet bugüne kadar bu sonucu alamadı. Kıl payı kaçırdık. Bir başarısızlık var ama bu, anlaşılabilir bir başarısızlık. Altılı Masa’da Meral Akşener farklı bir politika izledi. Son dönemde yapılan gelgitler vatandaşlarda olumsuzluk oluşturdu” şeklinde konuştu.
“YEREL SEÇİM, İKTİDARA ÇEKİDÜZEN VERİR”
Yerel seçim çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Karamollaoğlu, gereksiz tartışmaların vatandaşa olumsuz yansıdığının altını çizerek, “Muhalefetin yapacağı iş, sadece muhalefettir. AK Parti, TBMM’de yüzde 36 ile temsil ediliyor. MHP yanında olduğunda AK Parti 300 sayısını geçiyor. Muhalefet aslında daha becerikli gözükebilir ama o gücünü kaybetti. Muhalefet aynı istikamete yürümüyor. Bu durum vatandaşta hayal kırıklığı oluşturdu. Bu, yerel seçimde telafi edilebilir. Muhalefetin yerel seçimde göstereceği başarı iktidara çekidüzen verir” diye konuştu.
“KÜRECİK’İN KAPATILMASI GEREKİYOR”
ABD’nin radikal politikalar uyguladığını aktaran Karamollaoğlu, “Gazze’yi ateş atmak ABD’nin yapacağı en yanlış durumdur. ABD, Gazze’de insan katliamına izin ve destek veriyor. Biden, İsrail’in yaptığı hastane bombalandırmasını ‘HAMAS’ın yaptığını ima ediyor.’ Bu kadar saçmalık olabilir mi! Çünkü bir gözlerini kapatmışlar, olaya tek taraflı bakıyorlar. İsrail tarafını destekliyorlar. Bizim buna rıza göstermemiz mümkün değil. Dünyanın gözü önünde soykırım işleniyor, çocuklar öldürülüyor. O çocuklar bizim çocuklarımız olabilir. Orada mahvedilen şehirler bizim şehirlerimiz olabilir. ABD ile karşı taraflardayız. Kürecik’in kapatılması gerekiyor. ABD, kendisine çekidüzen vermeli” ifadelerini kullandı.
“BİZ, BİZİ MAHVEDEN BİR GRUBUN İÇİNDE OLMAMALIYIZ”
İsveç’in NATO üyelik meselesine sıcak bakılmaması gerektiğinin altını çizen Karamollaoğlu, NATO ve ABD konusunda uyarılarda bulunarak, şunları kaydetti:
“Biz ABD’nin 51’inci eyaleti gibi davranmamalıyız. NATO katliamlara destek verdi. Cinayet işleniyor. NATO bu hürriyeti kazanıyorsa; çıkalım. Biz NATO’nun uşağı, kölesi olamayız. Yeni şekillenmelere ihtiyaç var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir teklifimiz var. D-8 ülkelerini bir toplantıya çağırın. Bütün İslam ülkeleri temsilcilerini bir araya davet edin. Şu karşılaştığımız problemleri konuşalım. Filistin ensesinde boza pişiriyorlar. Biz hem D-8, hem İslam İşbirliği Teşkilatı hem de Türk cumhuriyetlerini bir araya getirmeliyiz. Bizim, bizi mahveden bir grubun içinde ne işimiz var.”