Gündem

İBB’de yolsuzluk soruşturması derinleşiyor: Cem Küçük bombayı patlattı!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturması sürerken, bazı gazetecilere İBB’den elden para verildiği iddiaları tartışma yarattı. MASAK raporlarının gündeme geldiği süreçte gözler, İsmail Saymaz, Fatih Altaylı, Nevşin Mengü ve daha birçok isme çevrildi.

Abone Ol

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında yeni ve dikkat çekici bir iddia kamuoyunun gündemine oturdu. Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, köşe yazısında bazı gazetecilerin İBB’den “elden para” aldığına dair belgelerin MASAK raporlarında yer aldığını ileri sürdü.

Soruşturmada adı geçen gazeteciler arasında İsmail Saymaz, Fatih Altaylı, Nevşin Mengü, Bahar Feyzan, Altan Sancar gibi tanınmış isimlerin bulunması, medyada şaibe tartışmalarını büyüttü.

“İBB’den Nemalandığınız Biliniyor” İddiası

Cem Küçük, özellikle muhalif çizgide yayın yapan medya organlarını ve gazetecileri hedef aldı. Kaleme aldığı yazıda şu ifadeler dikkat çekti:

"CHP'li gazeteciler hiç mırın kırın etmeyin. Çoğunuzun İBB'den nemalandığınız biliniyor. MASAK raporunda para trafiği kayıt altına alınmış. Savcılık soruşturmasında birçok gazeteciye ulaşıldı. Şimdi o isimlerin çıkıp aldıkları paraları açıklaması gerekiyor."

Bu açıklamalar, kamuoyunda basın etiği ve kamu kaynaklarının şeffaf kullanımı konularında tartışmaları yeniden alevlendirdi.

İsmail Saymaz ve Diğer İsimler MASAK Raporlarında mı?

Küçük’ün iddiasına göre, gazeteci İsmail Saymaz’ın adının MASAK raporlarında sık geçtiği ve malvarlığı edinimlerinin incelendiği öne sürüldü. Küçük, özellikle Rize ve İstanbul’da elde edilen mülklerin hangi parayla alındığının kamuoyuna açıklanması gerektiğini savundu.

Yine aynı iddialar kapsamında Fatih Altaylı, Nevşin Mengü, Bahar Feyzan, Altan Sancar, Can Kakışım, Şükrü Küçükşahin gibi gazetecilerin ya doğrudan ödeme aldıkları ya da YouTube kanallarına reklam karşılığı ödeme yapıldığı iddiaları gündeme geldi.

Resmi Danışmanlık Adı Altında Ödemeler mi Yapıldı?

Özellikle Can Kakışım ve Şükrü Küçükşahin gibi isimlerin İBB ile “resmi danışmanlık” ilişkisi çerçevesinde gelir elde ettiği, ancak bunun karşılığında ne hizmet sunduklarının kamuoyunca bilinmediği belirtiliyor. Bu kişilerin aldığı ücretlerin şeffaf bir şekilde açıklanması gerektiği vurgulanıyor.

Medya Kuruluşlarına Reklam Gelirleri de Mercek Altında

İddialar yalnızca bireysel gazetecilerle sınırlı değil. Halk TV, Sözcü Gazetesi, Tele 1, Nefes Gazetesi ve Karar Gazetesi gibi medya kuruluşlarının son 6 yılda İBB’den ne kadar reklam geliri aldığı da tartışma konusu oldu. Kamuoyunun beklentisi, bu medya organlarının aldıkları reklam bedellerine dair faturaları kamuoyuyla paylaşmaları.

Elden Ödeme mi, Faturalı Reklam mı?

İddiaların merkezinde yer alan en önemli nokta, ödemelerin usule uygun şekilde faturalandırılıp faturalandırılmadığı. Kamuoyunda oluşan şaibenin giderilmesi için gazetecilerin ya da medya kuruluşlarının:

  • Elden ödeme alıp almadıklarını,

  • Aldılarsa bunun karşılığında ne hizmet verdiklerini,

  • Reklam aldıysalar bu reklamların hangi kampanya kapsamında gerçekleştiğini,

  • Fatura kesilip kesilmediğini

açık bir şekilde ortaya koymaları bekleniyor.

“İBB Bir Kamu Kurumudur, Kaynakları Milletin Parasıdır”

Cem Küçük, yazısında İBB’nin bir kamu kurumu olduğunu hatırlatarak şu ifadeyi öne çıkardı:

“İBB'deki para milletin parasıdır. Bu yüzden her kuruşun hesabı verilmelidir.”

Bu cümle, tartışmaların sadece etik boyutla sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı zamanda hukuki ve mali sorumluluk taşıdığını gözler önüne seriyor.

İddialar Yargıya Taşınır mı?

Soruşturmanın seyrine ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmazken, savcılık tarafından bazı gazetecilerin ifadeye çağrılabileceği belirtiliyor. MASAK raporları kapsamında oluşturulan dosyaların ilerleyen günlerde kamuoyuna açıklanıp açıklanmayacağı merak konusu.

Medyascope’tan Açıklama Gelmişti

İddiaların odağında olan medya platformlarından biri olan Medyascope, daha önce yaptığı açıklamada İBB’den reklam aldığını, ancak bu reklamların resmi ve faturalı olduğunu belirtmişti. Ruşen Çakır, herhangi bir elden ödeme almadıklarını ve tüm belgelerin şeffaf biçimde saklandığını kamuoyuna duyurmuştu.